Şükür
şükür nedir? bugün sahurdan sonra, penceremden dışarıyı seyrettim. martıların o garip telaşını izledim ve anlamlandırmaya çalıştım.
sanki bir daha bu anı yaşayamayacakmışım gibi izledim. ezanı iliklerime işleyecek kadar dinledim. evim öyle güzel bir yerde ki hem ezanı hem çanı evimin içinde çalıyormuşçasına dinleyebiliyorum.
defalarca söyledim bunu belki ama asla inanmazdım aklımdan geçen hayatı yaşayacağıma. galiba hayallerimi nasıl yaşayabileceğimin yolunu buldum ve hepsini bir bir yaşayana dek buna sarılacağım.
ve ne zamandır şükür etmediğimi fark ettim. davranışlarım aksini söylese de her ne kadar sorgulamalarım bir neticeye varmasa da biri teşekkürü hak ediyordu. belki bu benim belki yaptıklarım belki düşündüklerim. egomu bir kenara bırakıp beni yarattığına inandığım allaha teşekkür ettim.
şükür = teşekkür
en son kendisine içten teşekkür ettiğimde çok saçma ve salakça bir şey için teşekkür ettiğimi hatırlıyorum. ve yüzsüz bir şekilde teşekkürümün arkasına daha da saçma olan bir isteğimi sıkıştırmıştım. iyi ki isteğim olmamış demek doğru olur mu bilmem, belki de denebilecek en doğru şey hayatta birine teşekkür etmeniz gerektiğini hissettirecek bir şeyler olması güzel bir şey. gerçekten güzel.
ve size naçizane tavsiyem, her gününüzü son gününüzmüş gibi yaşayın. her dakikanızı damarlarınızda hissedin. gelecekçilikten ve umutsuzluktan, en önemlisi olmayan şeyler için ağlamaktansa var olanlara onları yapmak için çabalayın.
not: “her sabah yeşil çay için, kripto paraya yatırım yapın” diye tavsiyeler veren instagram hesapları ile alakam bulunmamaktadır.
istanbul benim için bir hayal olmaktan çıkıp hayatımın kendisi oldu. darısı paris’e, londra’ya, new york’a ve oralara gittikçe gitmek isteyeceğim şehirlere.