Baskı Cumhuriyeti

Baskı Cumhuriyeti

başlığı okuduktan sonra “ulan enes bile siyasete girmiş” dediyseniz merak etmeyin konumuzun siyasetle alakası yok. ve şu aklınızda bulunsun. bir gün siyaset konuşmaya başlarsam muhtemelen başkanlığa adaylığımı koymaya karar vermişimdir. amerikan başkanlığı.

 

paralel bir devlet yapılanması var ülkemizde bana karşı yapılmış olan ancak devletin bundan haberi yok. her ne kadar ucu devlete dokunmuyor olsa da bence devlet buna el atmalı.

bu sözde cumhuriyet aslında büyük bir diktatörlük rejimi benimsiyor ve ben buna boyun eğmek zorundayım, şimdilik.

her ne kadar beceremesem de benim teşbih ile alakalı bazı çözülmemiş sorunlarım var. neyse ben düz anlatayım.

 

kendimi bazen devlet gibi hissediyorum, yeni dünya sisteminde savaşlardan çok diplomasi etkin ya hani. blöf yeteneği üstün olan kazanır mantığında düşünecek olursak, en iyi baskıyı kuran diğerlerine istediğini yaptırabiliyor. ancak sadece blöf yetmiyor başka alanlarda diğerlerine üstün olduğunu gösterebilmesi lazım. bu sayede gücü elinde tutmuş oluyor.

 

hayatımda şu anda bundan ibaret, 3-5 saatlik uykum haricinde baskılara maruz bırakılıyorum. biri diyor “alo gel bura” bakarız diyorum, başkası diyor “alo yap şunu” tamam bakarız diyorum, 3-4 farklı yere 3-4 farklı kişiden davet geldiği oluyor. ve bunların hangisine gideceğime blöfü ve diğer gücü baskın olan belirliyor.

 

herkesin kendince haklı sebepleri mevcut çok iyi anlıyorum ama diğer insanlardan beni de anlamalarını istiyorum. benim de bazen uzun süren uykulara, boş bir zamana, kafa dağıtmaya, eğlenmeye, kahve içmeye ve düşünmeye ihtiyacım var. size hayır demem sizi sevmediğimi göstermiyor. biraz da benim bana ihtiyacım olduğunu söylüyor.

 

bakalım bu baskı cumhuriyetinin baskılarına ne zamana kadar maruz kalacağım.

 

-ulan konuyla hem alakalı hem alakasız fotoğrafı nasıl buldun?-

Yorum Bırak

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.