Beklenti
zorlanıyorum.
ve bıktım.
kendi hayatımdan yıllar önce umudu kesmiş birisi olsam da yaşamanın bazen benim de hakkım olduğunu düşünüyorum. ama gel gör ne yazık ki bana bunu reva görüyor çevrem. etrafımdaki herkes, canlı cansız fark etmeksizin benden beklentiler içerisindeler. ama empati kurmadan, anlamadan, anlamak istemeden. sadece isteklerini ve beklentilerini sıralıyor ve geçiyorlar. bu mudur yani? sizin karşınızdaki değerim bu mudur?
bir zaman önce insanlara açıklama yapmayı bırakmıştım, çok güzeldi böylesine bir tercih. son zamanlarda bu kararımı çiğnediğimi fark ettim. açıklama yapıyordum, yapmak zorunda bırakılıyordum. tekrardan bırakma çabasına girdim. çünkü insanlar gerçekten anlamıyorlar.
en basitinden iyi niyetle çağırdığınız bir yere “hayır” diyerek gelmiyorsam bilin ki sebebi vardır. ama kim bilir ne geçiyor akıllarınızdan. siz beni oraya davet ederken en son ne zaman uyuduğumu, ne zaman yemek yediğimi ve yemekte ne yediğimi, şu anda ne yapıyor olduğumu biliyor musunuz? bilseniz dahi anlıyor musunuz?
kelhasıl velhelam, yargıdan önce düşünün. belki bir bildiğim, işim, yapmam gereken vardır.